AK Parti Kocaeli Milletvekili Mehmet Akif Yılmaz, Türkiye’nin Kuzey Suriye’de tek başına istikrarlı bir ortam için mücadele ettiğini ve buradan ülkemize göçen sivil halkın geriye dönüş çalışmalarının başlatıldığını belirterek
Yılmaz’ın açıklaması şöyle: “Vahşi Batı”nın insanlığa karşı uyguladığı sömürü, savaş (terör), zulüm ve adaletsiz paylaşım politikalarının ürettiği küresel bir sorundur. Tablodaki ilk 10 ülkeye baktığınızda bu net olarak anlaşılır. Sadece Türkiye’nin durumu farklıdır. Müslüman ülkelerde başlattıkları vesayet savaşlarının neticesinde Ülkemize gelmek zorunda kalan sığınmacı sayısıdır.”
TRUMP VE LE PEN ÖRNEĞİ
“Vahşi Batı’nın ürettiği ‘göçmen sorunu’, devam eden savaşlar, küresel sömürünün neticesi olarak yaşanan gıda ve kıtlık krizleri sebebiyle dünyada artarak devam edecektir. Başta ABD olmak üzere tüm Avrupa ülkelerinde “Göçmenler” meselesi, siyasetin en kullanışlı malzemelerinden biri haline dönüşmüştür. Trump ve Le Pen örneğinde olduğu gibi.”
ÇATILARINI BAŞLARINA YIKTILAR
“Vahşi Batı, iliğine kadar kanını ve emeğini sömürdüğü, yerinden yurdundan edip çatılarını başlarına yıktığı bu insanları yok sayamaz. Sömürünün bedelini ödemeye mahkumdur. Türkiye’mize gelince; katliamlardan kaçan kadın, çoluk çocuk komşularımıza sığınak olduk. İnsani ve İslami görevimizi yerine getirdik. Vahşi Batı’nın taşeronları terör örgütlerinden Kuzey Suriye’yi temizledik.”
YANGINA BENZİN DÖKMEK
“Şimdi dönüş süreci başlamıştır. İlk etapta 500 bin Suriyeli yurtlarına döndü. 1 milyon Suriyeli için dönüş süreci devam ediyor. Aşama aşama hepsi vatanlarına geri dönecektir. Bu konuda hükümetimizin politikası nettir. Bu konuyu istismar edip, istila yaygarası ile insanımızı tahrik edenler, ateşle oynuyorlar. Her tarafımızda alevlerin yükseldiği bir dünyada, içeriye benzin dökmek...
NAZİ KALINTILARINI ONAYLAYACAK MISINIZ?
“Zamanında ekonomik nedenlerle Almanya’ya göç etmiş 4 milyonu aşkın Türk nüfusu için yarın bir parti “istila edecekler” propagandası yapsa ne diyeceksiniz? Soydaşlarımızın evlerini ateşe verip katleden Nazi kalıntılarını onaylayacak mısınız?”