Tip 1 diyabet hastası olan çocuklarımızın şeker ölçümleri için büyük öneme sahip olan sensör cihazının devlet tarafından karşılanması gerektiğini vurgulayan Kanko, çocuklarımızın sağlığını yakından ilgilendiren bu konun
siyaset üstü olduğunu vurguladı.

Konuyla ilgili önemli değerlendirmelerde bulunan Kanko; Bu hassas konuyla ilgili TBMM’nin tüm siyasi partilerle ortak hareket ederek gerekli adımları biran önce atması” gerekliğini belirtti. Türkiye Büyük Millet Meclisi Sağlık Komisyonu Üyesi olan Kanko, Tip 1 diyabet hastalarının sensör cihazına olan ihtiyacının önemi üzerine Meclis Genel
Kurulunda yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi;

“Bugün sizlere bahsedeceğim diğer konu ise herkesin empati yaparak dinlemesi gereken bir konu olup; bu konuda Tip 1 diyabetli (şeker hastası olarak da bilinmektedir) çocukların önemli bir ihtiyacını dile getirmektir. Çocuklarda
görülen şeker hastalığı genellikle insülin eksikliğine bağlı Tip 1 şeker hastalığıdır. Bu hastalık çok erken yaşlarda tespit edilmekte; günde en az 6 -8 kez parmaklara batırılan iğne ile kan alıp şeker ölçümü yapılmasını ve hayat
boyunca dışarıdan insülin verilmesini gerektiren bir hastalıktır. Maalesef eğer yeterince takip ve tedavi, edilmezse, şeker hastalığı erken dönemde böbrek yetmezliğine bağlı diyaliz ihtiyacı, görme yeteneğini kaybetme gibi sonuçlar
ortaya çıkarmaktadır. Başta aileler ve devlet üzerine maddi ve manevi büyük maliyetler yüklemektedir. Malesef bu bilgileri toplarken evladı diyabet hastası olan ve saydığım bu komplikasyonlar gelişmiş bir doktor arkadaşımın gözyaşları hiç aklımdan çıkmamaktadır” dedi.

Kanko, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya Çağrıda Bulundu! Kanko; “Günde 6-8 kez parmağı delerek kan şekerine bakma ihtiyacı dünyada bütün kesimlerde buna çare olarak bir takım çalışmalar yapılmış ve son 10 yıldır
dünyada kan şekerini ölçen sensör denilen cihazlar kullanılmaya başlanmıştır. Böylece çocukları parmakları delinmeden vücuda takılan bir cihaz ile sürekli şeker ölçümü yapılabilmektedir. Sensör kullanımı çocukların kaderini büyük oranda etkileyen bir teknolojidir. Sensörler sadece kan şekerini tespit etme ve şeker hastalığının uzun dönem yan etkilerini engelleme ile ilgili değildir. Ailelerin şeker hastalığına bağlı stresini azalttığı gibi ailelerin şeker hastalığını bilgi ile yönetmesine imkân sağlar. Kısacası şeker hastası çocukların aileleri bu sensör kullanmanın ‘’AİLE İÇİN
NEFES ALMAK’’ kadar değerli olduğunu söylediklerinde bunu kastetmektedirler” dedi.

Konuyla İlgili Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya da çağrıda bulunan Kanko; “Daha önce hükümet tarafından 14 yaş altındaki çocuklar için sensör müjdesi verildiğini hatırlatırken şeker hastası çocuklarımız arasındaki eşitsizliği
gidermek için 19 yaş altında bulunan 30 bin civarındaki şeker hastasına kayıtsız ve şartsız bu cihazların verilmesi ile bütçeye getirilecek yük yıllık 1 milyar 3 milyon Türk Lirası olup Türkiye gibi büyük bütçesi olan ülkeler için oldukça düşük bir miktar olarak kalmaktadır. Bu konuda meclisin ve ilgili mercilerin gerekli hassasiyeti göstereceğine inanmak istiyorum” ifadelerini kullandı.