Alevi Kültür Dernekleri Kocaeli Şubesi, zorunlu din derslerinin kaldırılmasına yönelik basın açıklaması düzenledi.
Alevi Kültür Dernekleri, Alevi Bektaşi Federasyonu, Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı, Alevi Dernekleri Federasyonu, Alevi Vakıflar Federasyonu ve Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri bugün Sabri Yalım Parkı’nda ortak düzenledikleri basın açıklamasında eğitim kurumlarında Aleviliğin yok sayılmasına yönelik açıklamalarda bulundu. Gerçekleştirilen açıklamaya Avrupa Birliği eski Bakanı Ali Haydar Konca, EMEP İl Başkanı Arzu Erkan, CHP eski İl Başkanı Cihat Altunyuva, eski milletvekili Bekir Yurdagül, CHP İzmit Kadın Kolları Birgül Göl ve birçok vatandaş katılım sağladı. Açıklamayı okuyan Alevi Kültür Dernekleri Başkanı Birol Sağlam şu ifadelere yer verdi, “Zorunlu Din dersleri iddia edildiği gibi din, inanç, kültür ve mezheplerin tanıtıldığı, öğretildiği bir ders olarak uygulanmamaktadır. Aksine bu derse giren her çocuğa inancı ne olursa olsun, zorunlu olarak Sünni, Hanefi inancın eğitimi; bu inancın yolun tek doğru, mutlak doğru olduğu ve bu inanç ve mezhebe ait uygulamalar öğretilmektedir.
ALEVİLİK AŞAĞILANMAKTA
Türkiye’de örgün eğitim kurumlarında Alevilik yok sayılmakta; Alevilerin bu konuda yargıda hak arama mücadelesi sonuçsuz kalmaktadır. AİHM in aldığı kararlar ise; uygulanmamakla birlikte, “yapıyormuş” gibi göstererek; Alevilik ve Bektaşilik sanki bir kültür ve folklorik bir dinsel unsur gibi müfredatta yer bulmaktadır. Bunun yanı sıra çocuklarımıza, Sünni inancın ibadetleri uygulamalı olarak öğretilmekte; bunları öğrenmesi zorunlu tutulmakta; çocuklarımız inançları nedeniyle bu derslerde aşağılanmaktadır.
FARKLI İNANÇLAR AŞAĞILANAMAZ
Diğer yandan Alevilik, müfredatta, devletin uygun gördüğü şekliyle yer almaktadır. Devlet eliyle üretilmiş bir Alevilik, Alevilik değildir. Bu şekliyle bir asimilasyon belgesidir. Zorunlu din dersleri insan haklarına, çocuk haklarına ve laiklik ilkesine aykırıdır. Ayrımcı, ötekileştirici ve asimilasyoncu amaçlara hizmet etmektedir. Türkiye’de Din dersi “Din Eğitimi” şeklinde verilmekte ve çocuklarımıza namaz uygulaması, surelerin ezberletilmesi zorunlu tutulmaktadır. “Din öğretimi” ve “Din eğitimi” ayrı şeylerdir. Devlet öğrenim gören tüm çocukları tek bir din, tek bir mezhep eğitimi veremez. Derslerde ve metinlerde tek doğru din ve inancın İslamiyet ve hatta onun bir mezhebi olarak öğretilmektedir. Diğer din ve inançlara, mezheplere yaklaşım ise; zaman zaman eleştiri sınırlarının dışına çıkan, diğer dinleri aşağılayan ifadelerle yer almaktadır. Hiçbir inanç, din tek doğru imiş gibi öğretilemez. Farklı din ve inançlar aşağılanamaz”