Daha önce bahsettiğim Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) diğer bir deyişle Ustalık Telafi Programı (UTP) bölümünü iki ayrı kısım olarak yayınlayacağım.
Nitekim yazmak hıçkırık gibidir, geldiğinde tutamazsın.
Ve bir de bakmışsın ki sayfalar sürmüş…
***
Konuya başlamadan önce, gazeteciliğin temel unsurlarını atlamadığımı belirtmek istiyorum.
Bu satırlar, farklı kaynaklarımdan edindiğim bilgilerle harmanlanmıştır.
Ancak hatırlatmam gerekir; soruşturma devam ediyor.
Bahsettiğim ve dahi bahsedeceğim tüm kişiler hakim tarafından karar verilmediği sürece suçlu ilan edilemez.
Hatta şöyle söyleyeyim: Bu hikayedeki kişiler tamamen hayal ürünü olup gerçek kurum ve kuruluşlarla ilgisi yoktur(!)
***
Eveet, sizler için zamanı geriye saracağım.
Sıkı durun R.Ş ve S.K isimli kişiler için sonun başlangıcı denilebilecek haftaya gidiyoruz.
Atatürk Mesleki Teknik Anadolu Lisesi o zamanlar robotik kodlamada aldıkları ödüllerle biliniyordu.
Bu kapsamda zaman zaman yerel gazetelere çıkıyor, öğrencilerin yurt dışına gittiği haberleri boy boy gazete sayfalarına taşınıyordu.
Ancak günün birinde öğretmenlerimiz için bir uğursuz şubat ayı geldi çattı.
Müdürümüz her zaman olduğu gibi odasına kapanamadı, müdür yardımcımız öğrencilerinin saçına ve sakalına karışamadı.
Çünkü daha önemli bir işleri vardı; aylarca sürecek soruşturmanın ilk adımı olan bir devlet müfettişi geldi.
***
O gün, Pazartesi sendromunu yaşayan ve namusuyla para kazananlar için hava soğuktu…
Ama iki hanımefendi için hava terleten bir sıcaklıktaydı.
Biz zeki olmayan insanlar anlayamayız yaşadıkları duyguları çünkü korkacak pek bir şeyimiz yok.
Hem zaten bizim kafamız basmaz para işlerine, yoksa haram filan hikaye…
Devlet deniz ya hani, yemeyen bizler keriziz bazılarına göre!
Ama adalet gün gelir bir kılıç gibi sarkar tependen, o zaman Sultan Süleyman’a bile kalmayan dünya size dar gelir…
*
Okulu teftiş eden müfettiş, o odadan bu odaya girip dosyaları ve evrakları incelerken günler onlar için yavaş, bizim için hızlıca akıp gitti.
Derken bir kaç gün geçmişti ki aradan,
Ansızın polisler çıkageldi kapıdan,
İşte o lanetli gün çıktıkları o okuldan,
Bir daha öğretmen olarak giremediler…
Önce açığa alındılar.
Sonra görev yerlerinin değiştirildiği haberleri geldi.
Ve en nihayetinde meslekten ihraçları konuşuluyor.
***
Bu konuda yazacak çok şey var.
Paraların küçücük bir kısmı (komisyon) ellerine geçti diye düşünüyorum.
Elini verdiler, kolunu kaptırdılar bu kesin.
Müdür yardımcısı müdürüne, müdürü başkalarına güvendi…
Bakın burası çok önemli; Milli Eğitim Müdürlüğü koridorlarında, “Sadece imza attım ben, müdüre hanımın da acemiliğine geldi” diyerek dert yanıldığı kulağıma fısıldandı.
Yapma ya!
Şifrelerinizi de veriverdiniz di mi öylesine…
Sahi değdi mi acaba çektikleri çileye?
***
Bu süreçte idari soruşturma tamamlandı, savcılık soruşturması sürüyor ve tam dört personel idari ceza aldı.
Yerleri de kolayca dolduruldu yani…
Yeni müdürümüze hayırlı olsun dileklerimi iletiyorum.
Robotik kodlamaya desteklerinizi esirgemeyin hocam!
Nitekim, Mesleki Teknik Anadolu Liselerimiz üniversitelerimizin çoğundan daha kaliteli…
Umarız mezun olacak öğrencileri iyi üniversitelere gönderirler.
Çünkü ben lisede gazeteciliğe dair öğrendiklerimi iletişim fakültesinde unutmuştum.
Suça bulaşmayarak tatillerini yapan tüm hocalarımıza da selam olsun!
MESEM 2’de görüşmek üzere sağlıcakla kalın…

FUNDA KOLUTEK